Ahzab Suresi (33): Çevrimiçi Okuyun ve İndirin - Türkçe Çeviri

Ahzab Suresi Hakkında Bilgi

Surah Al-Ahzaab
سُورَةُ الأَحۡزَابِ
Sayfa 419 (7 ile 15 arasındaki ayetler)

وَإِذْ أَخَذْنَا مِنَ ٱلنَّبِيِّۦنَ مِيثَٰقَهُمْ وَمِنكَ وَمِن نُّوحٍ وَإِبْرَٰهِيمَ وَمُوسَىٰ وَعِيسَى ٱبْنِ مَرْيَمَ ۖ وَأَخَذْنَا مِنْهُم مِّيثَٰقًا غَلِيظًا لِّيَسْـَٔلَ ٱلصَّٰدِقِينَ عَن صِدْقِهِمْ ۚ وَأَعَدَّ لِلْكَٰفِرِينَ عَذَابًا أَلِيمًا يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ ٱذْكُرُوا۟ نِعْمَةَ ٱللَّهِ عَلَيْكُمْ إِذْ جَآءَتْكُمْ جُنُودٌ فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ رِيحًا وَجُنُودًا لَّمْ تَرَوْهَا ۚ وَكَانَ ٱللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرًا إِذْ جَآءُوكُم مِّن فَوْقِكُمْ وَمِنْ أَسْفَلَ مِنكُمْ وَإِذْ زَاغَتِ ٱلْأَبْصَٰرُ وَبَلَغَتِ ٱلْقُلُوبُ ٱلْحَنَاجِرَ وَتَظُنُّونَ بِٱللَّهِ ٱلظُّنُونَا۠ هُنَالِكَ ٱبْتُلِىَ ٱلْمُؤْمِنُونَ وَزُلْزِلُوا۟ زِلْزَالًا شَدِيدًا وَإِذْ يَقُولُ ٱلْمُنَٰفِقُونَ وَٱلَّذِينَ فِى قُلُوبِهِم مَّرَضٌ مَّا وَعَدَنَا ٱللَّهُ وَرَسُولُهُۥٓ إِلَّا غُرُورًا وَإِذْ قَالَت طَّآئِفَةٌ مِّنْهُمْ يَٰٓأَهْلَ يَثْرِبَ لَا مُقَامَ لَكُمْ فَٱرْجِعُوا۟ ۚ وَيَسْتَـْٔذِنُ فَرِيقٌ مِّنْهُمُ ٱلنَّبِىَّ يَقُولُونَ إِنَّ بُيُوتَنَا عَوْرَةٌ وَمَا هِىَ بِعَوْرَةٍ ۖ إِن يُرِيدُونَ إِلَّا فِرَارًا وَلَوْ دُخِلَتْ عَلَيْهِم مِّنْ أَقْطَارِهَا ثُمَّ سُئِلُوا۟ ٱلْفِتْنَةَ لَءَاتَوْهَا وَمَا تَلَبَّثُوا۟ بِهَآ إِلَّا يَسِيرًا وَلَقَدْ كَانُوا۟ عَٰهَدُوا۟ ٱللَّهَ مِن قَبْلُ لَا يُوَلُّونَ ٱلْأَدْبَٰرَ ۚ وَكَانَ عَهْدُ ٱللَّهِ مَسْـُٔولًا
419

Ahzab Suresi dinle (Arapça ve Türkçe çeviri)

Türkçe Çeviri

An o zamanı ki biz, peygamberlerden kesin söz almıştık ve senden ve Nuh\'tan ve İbrahim\'den ve Musa\'dan ve Meryemoğlu İsa\'dan da ve biz, onlardan pek sağlam ve kesin söz almıştık.

Türkçe Harf çevirisi

veiẕ eḫaẕnâ mine-nnebiyyîne mîŝâḳahüm veminke vemin nûḥiv veibrâhime vemûsâ ve`îse-bni meryem. veeḫaẕnâ minhüm mîŝâḳan galîżâ.

İngilizce Çevriyazım

Waith akhathna mina alnnabiyyeena meethaqahum waminka wamin noohin waibraheema wamoosa waAAeesa ibni maryama waakhathna minhum meethaqan ghaleethan

Türkçe Çeviri

Doğruların doğruluğunu sormak için ve kafirlere, elemli bir azap hazırladık.

Türkçe Harf çevirisi

liyes'ele-ṣṣâdiḳîne `an ṣidḳihim. vee`adde lilkâfirîne `aẕâben elîmâ.

İngilizce Çevriyazım

Liyasala alssadiqeena AAan sidqihim waaAAadda lilkafireena AAathaban aleeman

Türkçe Çeviri

Ey inananlar, anın size Allah\'ın nimetini, hani askerler saldırmıştı üstünüze de onlara bir yel ve görmediğiniz askerler göndermiştik ve Allah, sizin yaptıklarınızı görür.

Türkçe Harf çevirisi

yâ eyyühe-lleẕîne âmenü-ẕkürû ni`mete-llâhi `aleyküm iẕ câetküm cünûdün feerselnâ `aleyhim rîḥav vecünûdel lem teravhâ. vekâne-llâhü bimâ ta`melûne beṣîrâ.

İngilizce Çevriyazım

Ya ayyuha allatheena amanoo othkuroo niAAmata Allahi AAalaykum ith jaatkum junoodun faarsalna AAalayhim reehan wajunoodan lam tarawha wakana Allahu bima taAAmaloona baseeran

Türkçe Çeviri

Hani size hem üst tarafınızdan hücum etmişlerdi, hem alt tarafınızdaki yerlerden ve hani gözler yılmıştı ve korkudan yürekler, ağızlara gelmişti ve Allah hakkında çeşitli zanlara kapılmıştınız.

Türkçe Harf çevirisi

iẕ câûküm min fevḳiküm vemin esfele minküm veiẕ zâgati-l'ebṣâru vebelegati-lḳulûbü-lḥanâcira veteżunnûne billâhi-żżunûnâ.

İngilizce Çevriyazım

Ith jaookum min fawqikum wamin asfala minkum waith zaghati alabsaru wabalaghati alquloobu alhanajira watathunnoona biAllahi alththunoona

Türkçe Çeviri

İşte orada, inananlar, bir sınanmaya uğratılmıştı ve adamakıllı da sarsılmışlardı.

Türkçe Harf çevirisi

hünâlike-btüliye-lmü'minûne vezülzilû zilzâlen şedîdâ.

İngilizce Çevriyazım

Hunalika ibtuliya almuminoona wazulziloo zilzalan shadeedan

Türkçe Çeviri

Hani münafıklarla gönüllerinde hastalık olanlar, Allah ve Peygamberi demişlerdi, bizi ancak aldattılar, vaatlerinde aldatıştan başka bir şey yok.

Türkçe Harf çevirisi

veiẕ yeḳûlü-lmünâfiḳûne velleẕîne fî ḳulûbihim meraḍum mâ ve`adene-llâhü verasûlühû illâ gurûrâ.

İngilizce Çevriyazım

Waith yaqoolu almunafiqoona waallatheena fee quloobihim maradun ma waAAadana Allahu warasooluhu illa ghurooran

Türkçe Çeviri

Ve hani onların bir bölüğü, ey Yesribliler demişti, burada durmanıza imkan yok, dönün artık ve bir bölüğü de Peygamberden, evlerimiz açık, sağlam değil diye izin istemişti, halbuki evleri açık değildi ve sağlamdı, onlar, ancak kaçmayı diliyorlardı.

Türkçe Harf çevirisi

veiẕ ḳâleṭ ṭâifetüm minhüm yâ ehle yeŝribe lâ müḳâme leküm ferci`û. veyeste'ẕinü ferîḳum minhümü-nnebiyye yeḳûlûne inne büyûtenâ `avratüv vemâ hiye bi`avrah. iy yürîdûne illâ firârâ.

İngilizce Çevriyazım

Waith qalat taifatun minhum ya ahla yathriba la muqama lakum fairjiAAoo wayastathinu fareequn minhumu alnnabiyya yaqooloona inna buyootana AAawratun wama hiya biAAawratin in yureedoona illa firaran

Türkçe Çeviri

Eğer şehrin etrafından girilip onların üstlerine varılsaydı da şirk koşmaları istenseydi hemen işe girişirler ve şehirde pek az bir müddet kalırlardı.

Türkçe Harf çevirisi

velev düḫilet `aleyhim min aḳṭârihâ ŝümme süilü-lfitnete leetevhâ vemâ telebbeŝû bihâ illâ yesîrâ.

İngilizce Çevriyazım

Walaw dukhilat AAalayhim min aqtariha thumma suiloo alfitnata laatawha wama talabbathoo biha illa yaseeran

Türkçe Çeviri

Halbuki onlar, andolsun ki bundan önce söz de vermişlerdi Allah\'a geri dönmemeleri için ve Allah\'a verilen söz, sorulacaktır.

Türkçe Harf çevirisi

veleḳad kânû `âhedü-llâhe min ḳablü lâ yüvellûne-l'edbâr. vekâne `ahdü-llâhi mes'ûlâ.

İngilizce Çevriyazım

Walaqad kanoo AAahadoo Allaha min qablu la yuwalloona aladbara wakana AAahdu Allahi masoolan
419